BAKARSAN BİR ŞEY GÖRÜRSÜN,GÖRMEK İÇİN BAKARSAN ÇOK ŞEY GÖRÜRSÜN
|
|
|


İRFAN GEZER
HOŞGÖRÜ
Hoşgörü bir anlayıştır, hoşgörü sevginin yoludur, hoşgörü hataları düzeltebilmektir Hoşgörü kendini bilmektir. Hoşgörü haddini bilmektir ve haddini bilerek sürdürülen hayat biçimidir.Hoşgörü, müsamaha, tahammül, tesamuh, katlanma, görmezden gelme veya göz yummadır.Başkalarını eylem ve yargılarında serbest bırakma, kendi görüşümüze ve çoğunluğun görüş biçimine aykırı düşen görüşlere sabırla, hem de yan tutmadan katlanma demektir. İzin verme, aldırmama, iyi karşılama anlamlarına da gelir.
Sosyal ilişkilerde bir tarafın, bazen farkında olmadan, kasıtlı olmayarak, bazen de kasıtla diğer tarafa (maddi/manevi) zarar verebilecek bir sahne yaratması durumunda, diğer tarafın bunu görmezden gelerek veya cevabından vazgeçerek ödün vermek tahammülünü (erdem) gösterebilmesidir. Tasavvufta Mevlana hoşgörüye örnektir.

Günün ilk ışıklarıyla yeni bir güne başlarken aynanın karşısına geçip önce kendimize sıcak bir gülüş attıktan sonra annemize, babamıza, eşimize, dostumuza o an yanımızda kim varsa ona sıcak bir gülüşün ardından tatlı günaydın dedikten sonra günün ilk saatlerinden itibaren insanlara Mevlana’nın gözüyle bakıp ; kimsenin ayıbını görmeden, kimseye kızmadan, kimseyle tartışmadan bir gün geçirebilmek höşgörülü yaşamın ilk adımıdır.
Hoşgörü ile ilgili akrostiş şiirler
H oşgörü saygı, sevgi kadar olmalı yaşamın içinde
O lmazsa olmazdır bir insanın özelliği, bana göre
Ş art koşulmalı, öğretilmeli her kademedeki öğrenciye
G örgü kurallarının içinde, hoşgörü heryerde
Ö zellikle bizden küçüklere ve bizden büyüklere
R ahat yaşarız o zaman hayatın her alanında hoşgörüyle
Ü lkem ne kadar da güzelleşir hoşgörü sayesinde
H ep hoşgörü içinde olmak ne güzel
O rmanda bile hayvanlarla hoşgörü içinde olmak ne güzel
Ş en şakrak olabilmek ne güzel
G örebilmek ne güzel bir kelime
Ö rdeklerin vaklaması ne güzel
R enk renk çiçekler ve kelebekler ne güzel
Ü stelememek ne güzel kızgınlığı
YEMEĞİN BUGUSU PARANIN SESi
Hoca Akşehir'de Kadılık vazifesini yürütürken karşısına iki adam çıkmış. Birisi öteden beri cimriliği ile tanınmış, bir aşçıdır. Öbürü ise boynu bükük bir fakir. Aşçı sözü almış:
- Hocam demiş, bu adamdan davacıyım ben. Dükkanın önünde kuru fasülye pişiriyordum. Tencerenin kenarından buğusu çıkıyordu yemeğin. Bu adam elinde bir somunla geldi. Kopardığı lokmaları yemeğin buğusuna tutup başladı atıştırmaya. Nihayet koca bir ekmeği bitirdi. Ondan fasülye buğusunun ücretini istedim, vermedi.
Hoca anlatılanları dikkatle dinledikten sonra fakire dönüp :
- Doğru mu bunlar? diye sorar.
- Evet, der fakir adam.
- Öyleyse para keseni çıkar bakalım.
Zavallı fakir, Kadı efendiye karşı gelemez. İçinde üç beş akçe bulunan kesesini hocaya uzatır.
Hoca bu sefer aşçıyı çağırır yanına. Keseyi kulağına yaklaştırarak şıngırdatmaya başlar. Sonra da :
- Haydi der aldın işte alacağını!
Aşçı: - Nasıl olur? diye şaşkınlığını belli eder. Paramı
vermediniz henüz.
Hoca cevap verir:
- Fazla uzatma der, yemeğin buğusunu satan, paranın da sesini alır elbet! .

Sevdiğinin kusurlarını hoş görmeyen,sevmiyor demektir. Goethe
Hoşgörü, en iyi dindir. Victor Hugo
“Hoşgörülü ol ki sana da öyle davranılsın.” Hz.Muhammed (Sav)
Hoşgörü, uygarlığın biricik sınavıdır. Arthur Helps
Hoşgörü, yapılan her şeyin kolayca kabul edilip onaylanması değildir.
Affetmek,geçmişi değiştirmez ama,geleceğin önünü açar.Paule Boese
Hoşgörü, başkalarının görüşlerini anlama yeteneği ve acı bir duygu beslemeden, anlayışlı bir tartışma arzusudur. Macintosh
Hoşgörüsüzlük, insanın kendi davasına inanmasının bir kanıtıdır. Gandhi
İnsanlığın kurtuluşunu sağlayacak en büyük erdem toleranstır. H.Wilhelm Van Loon
Meyvesi çamura düşüyor diye, ağaca mı lanet edilir? Hölderlin
Toplumsal hayatta en yararlı erdem hoşgörüdür. Dale Carnegie
Bu çağın gereği ortak bir din değil, çeşitli dinlere bağlı insanlar arasındaki karşılıklı hoşgörü ve saygıdır. Gandhi
Gülümsemek,iki insan arasındaki en kısa mesafedir.Victor Borqe
Hayattan hoşnut olun,çünkü size sevmek,çalışmak,oynamak ve yıldızlara bakma şansı veriyor.Henry Dyke
Başkalarının iyiliği için uğraşan bir kişi,kendi iyiliğini de garanti altına almıştır.Confucius
İki şeyi unut;yaptığın iyiliği ve gördüğün kötülüğü. Lokman hekim

Gel, gel, ne olursan ol yine gel İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel”
“Sevgide güneş gibi ol, dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, hataları örtmede gece gibi ol, tevazuda toprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol”
“Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok”
“Her gün bir yerden bir yere göçmek ne iyi Her gün bir yere konmak ne güzel Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş Dünle beraber gitti cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait Şimdi yeni şeyler söylemek lazım”
“Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız! Bizim mezarımız âriflerin gönüllerindedir”
|
|
|
|
|